
Kedilerde Calicivirus enfeksiyonu, özellikle yavru ve bağışıklığı zayıf kedilerde yaygın olarak görülen, bulaşıcı bir solunum yolu hastalığıdır. Genellikle ağız, burun ve göz akıntısıyla kendini gösteren bu virüs; iştahsızlık, ateş ve ağız ülserleri gibi ciddi semptomlara yol açabilir. Calicivirus; barınaklar, çoklu kedi yaşam alanları ve veteriner klinikleri gibi kalabalık ortamlarda hızla yayılma riski taşır.

Kedilerde Calicivirus Çeşitleri
Feline Calicivirus (FCV), tek bir virüs gibi görünse de aslında çok sayıda farklı suş (alt tür) barındıran bir virüs grubudur. Bu çeşitlilik, hastalığın belirtilerinde ve şiddetinde değişkenliğe neden olabilir. Bazı suşlar hafif semptomlara yol açarken, bazıları çok daha ağır klinik tablolar oluşturabilir.
1. Klasik Calicivirus Suşları
Bu form, kedilerde en yaygın görülen ve genellikle üst solunum yolu belirtileriyle seyreden türdür.
- Hapşırık, burun akıntısı, göz akıntısı
- Ağız içinde ülser oluşumu
- Hafif ateş ve iştahsızlık
- Destekleyici tedavi ile iyileşme olasılığı
- Düşük ölüm riski
2. Virulent Sistemik Calicivirus (VS-FCV)
Bu suş, çok daha agresif ve ölümcül bir formdur. Nadir görülür ancak ciddi sonuçlar doğurabilir.
- Yüksek ateş, şiddetli depresyon ve iştahsızlık
- Ağız ve deri lezyonları, patilerde şişme
- Akciğer, karaciğer ve böbrek hasarı
- İç kanama ve organ yetmezliği gelişebilir.
- Ölüm oranı %30–70’e kadar çıkabilir.
- Genellikle barınak gibi kalabalık ortamlarda salgın şeklinde yayılır.
3. Eklem Tutulumu Gösteren Suşlar
Bazı FCV suşları, solunum belirtilerine ek olarak eklemleri de etkileyebilir. Bu durumda:
- Özellikle genç kedilerde geçici topallama görülür.
- Eklem ağrısı, halsizlik ve hareket kısıtlılığı oluşabilir.
- Genellikle birkaç gün içinde kendiliğinden düzelir.
4. Asemptomatik (Belirtisiz) Taşıyıcı Suşlar
Bazı kediler, FCV ile enfekte oldukları halde hiçbir belirti göstermez. Bu kediler:
- Taşıyıcı olabilir ve virüsü yayabilir.
- Özellikle stresli dönemlerde (taşınma, hastalık, ameliyat vs.) virüsü aktif hale getirebilir.
- Bu nedenle taşıyıcılık, diğer kediler açısından risk oluşturur.
Calicivirus’un çok sayıda genetik varyantı olduğu için tek bir aşı, tüm suşlara karşı tam koruma sağlayamayabilir. Ancak aşılama, özellikle ağır hastalık formlarına karşı koruyuculuğu büyük ölçüde artırır ve hastalığın şiddetini hafifletir.
Kedilerde Calicivirus Nedenleri
Calicivirus enfeksiyonuna neden olan etken, Feline Calicivirus (FCV) olarak bilinen bir RNA virüsüdür. Bu virüs, özellikle üst solunum yollarını etkileyerek kedilerde çeşitli klinik belirtilere yol açar. Virüsün yayılmasında ve hastalığın oluşumunda etkili olan başlıca nedenler şunlardır:
- Doğrudan Temas: Calicivirus, enfekte bir kedinin salyası, göz ve burun akıntısı gibi vücut sıvılarıyla doğrudan temas sonucu bulaşabilir. Özellikle aynı yaşam alanını paylaşan kediler arasında hastalık kolaylıkla yayılır.
- Hava Yoluyla Bulaşma: Virüs, hapşırma veya öksürme yoluyla havaya karışan damlacıklar aracılığıyla diğer kedilere bulaşabilir.
- Ortamdan Bulaşma (Dolaylı Temas): Calicivirus, çevrede uzun süre hayatta kalabilen dirençli bir virüstür. Oyuncaklar, mama kapları, yataklar veya insanların elleri gibi virüsle kontamine olmuş nesneler aracılığıyla da diğer kedilere geçebilir.
- Bağışıklık Sistemi Zayıf Kediler: Bağışıklık sistemi zayıflamış, yaşlı, hasta veya stres altındaki kediler, virüse karşı daha duyarlıdır. Aşılanmamış kediler de yüksek risk grubundadır.
- Barınaklar ve Çoklu Kedi Yaşam Alanları: Barınaklar, pet shoplar, kedi pansiyonları ve aynı evde çok sayıda kedinin yaşadığı ortamlar, virüsün yayılması açısından yüksek risklidir. Yoğunluk arttıkça bulaşma ihtimali de yükselir.
- Anneden Yavruya Bulaşma: Doğum sırasında veya doğumdan kısa bir süre sonra, enfekte anneden yavrulara virüs bulaşabilir. Bu durum, özellikle yavru kedilerde ağır seyredebilecek enfeksiyonlara neden olabilir.
Kedilerde Calicivirus Belirtileri
Calicivirus enfeksiyonu, genellikle kedilerde üst solunum yolu hastalığı şeklinde kendini gösterse de belirtiler virüsün alt türüne, kedinin yaşına, bağışıklık durumuna ve eşlik eden enfeksiyonlara göre değişkenlik gösterebilir. En yaygın semptomlar şunlardır:
1. Üst Solunum Yolu Belirtileri
- Burun akıntısı: Şeffaf ya da iltihaplı (sarımtrak/yeşilimsi) olabilir.
- Göz akıntısı: Gözlerde sulanma, çapaklanma ve konjonktivit (göz iltihabı) sık görülür.
- Hapşırma ve öksürük: Özellikle ilk günlerde sık tekrarlayan hapşırık nöbetleri oluşabilir.
2. Ağız ve Diş Eti Problemleri
- Ağız ülserleri: Dil, damak, diş etleri veya dudak içlerinde açık yaralar oluşabilir. Bu yaralar ağrılıdır ve yeme isteksizliğine neden olur.
- Ağız kokusu (halitozis): Ülserlerden ve ağız içi enfeksiyonlardan kaynaklanabilir.
- Diş eti iltihabı (gingivit): Özellikle kronikleşmiş vakalarda sık görülür.
3. Genel Vücut Belirtileri
- İştahsızlık ve kilo kaybı: Ağız yaraları ve genel hastalık hissi nedeniyle beslenme azalır.
- Yüksek ateş: İlk birkaç gün süren ateş, daha sonra dalgalı bir şekilde seyredebilir.
- Halsizlik ve durgunluk: Oyun oynama isteğinde azalma, fazla uyuma gibi davranış değişiklikleri görülebilir.
4. Eklemsel Belirtiler (Bazı Varyantlarda)
- Topallama: Özellikle genç kedilerde geçici eklem ağrısı ve topallama olabilir.
- Kas ağrıları: Bacaklarda ve omuzlarda hassasiyet gelişebilir.
5. Şiddetli Formlarda (Nadiren)
- Akciğer enfeksiyonu (pnömoni)
- Karaciğer ve böbrek hasarı
- Genelleşmiş sistemik enfeksiyon
Bu tür ağır vakalar genellikle virüsün daha ölümcül varyantları ile ilişkilidir ve daha yüksek ölüm riski taşır.
Kedilerde Calicivirus Nasıl Teşhis Edilir?
Calicivirus enfeksiyonunun teşhisi hem klinik belirtilerin değerlendirilmesiyle hem de laboratuvar testleriyle konulabilir. Özellikle benzer semptomlara sahip diğer solunum yolu hastalıklarıyla (örneğin, herpesvirus enfeksiyonu) ayırt edilebilmesi için dikkatli bir değerlendirme gerekir.
1. Klinik Muayene
Veteriner hekim ilk olarak kedinin genel durumu, solunum yolu belirtileri, ağız içi lezyonları ve vücut ısısı gibi bulguları değerlendirir. Aşağıdaki semptomlar teşhiste önemli ipuçları verir:
- Burun ve göz akıntısı
- Hapşırık, öksürük
- Ağız içinde ülserler
- Topallama (özellikle genç kedilerde)
Ancak yalnızca semptomlara dayanarak kesin tanı koymak zor olabilir. Bu nedenle laboratuvar testleriyle desteklenmesi önerilir.
2. Laboratuvar Testleri
Calicivirus'u spesifik olarak tespit etmek için aşağıdaki testler kullanılabilir:
- PCR (Polimeraz Zincir Reaksiyonu): En yaygın ve güvenilir tanı yöntemidir. Ağız, burun ya da gözden alınan örneklerde virüsün genetik materyalini saptar. Hızlı ve yüksek doğruluk oranına sahiptir.
- Virüs İzolasyonu (Kültür Testi): Virüsün laboratuvar ortamında hücre kültürlerinde çoğaltılarak izlenmesini sağlar. Ancak PCR’a göre daha uzun sürede sonuç verir ve yaygın olarak kullanılmaz.
- Serolojik Testler (Antikor Ölçümü): Kedi daha önce virüsle karşılaştı mı diye bakmak için kullanılır. Ancak aktif enfeksiyonun tanısı için yeterli değildir.
3. Ayırıcı Tanı
Calicivirus enfeksiyonunun, özellikle şu durumlarla karışabileceği unutulmamalıdır:
- Feline herpesvirus (FHV-1)
- Bordetella bronchiseptica enfeksiyonu
- Chlamydophila felis enfeksiyonu
Bu nedenle teşhis konurken diğer olasılıkları dışlamak da önemlidir.
4. Görüntüleme ve Kan Testleri (Gerekirse)
Ağır vakalarda, özellikle zatürre veya sistemik yayılım şüphesi varsa röntgen, kan tahlilleri ve biyokimyasal testler de istenebilir. Bu testler hastalığın şiddetini ve organlara olan etkisini değerlendirmeye yardımcı olur.
Kedilerde Calicivirus Ölümcül müdür?
Calicivirus enfeksiyonu genellikle hafif ya da orta şiddette seyretse de bazı durumlarda ölümcül sonuçlara yol açabilir. Hastalığın seyri, kedinin genel sağlık durumu, yaşı, bağışıklık sistemi ve virüsün alt türüne bağlı olarak değişiklik gösterir.
- Hafif ve Orta Şiddetli Vakalar: Çoğu Calicivirus vakası üst solunum yolu belirtileri ile sınırlıdır. Hapşırık, burun akıntısı, ağız yaraları gibi semptomlar görülür ve uygun bakım ile kediler birkaç hafta içinde iyileşir. Bu tür vakalarda ölüm riski oldukça düşüktür, özellikle de aşılı ve sağlıklı kedilerde.
- Riskli Gruplar: Bağışıklık sistemi zayıf olan kediler (özellikle yavrular, yaşlılar ve kronik hastalığı olanlar) Calicivirus enfeksiyonunu daha ağır geçirebilir. Aşısız kedilerde ise hastalık ilerleyerek komplikasyonlara neden olabilir. İkincil bakteriyel enfeksiyonlar da genel tabloyu kötüleştirebilir.
- Virulent Sistemik Calicivirus (VS-FCV): Nadir görülen ancak çok daha agresif olan bu Calicivirus varyantı; yüksek ateş, iç organ hasarı, deri lezyonları ve sistemik iltihaplanma ile seyreder. Bu form, özellikle barınak gibi kalabalık ortamlarda ciddi salgınlara yol açabilir ve ölüm oranı oldukça yüksektir.
Kedilerde Calicivirus Tedavisi
Calicivirus’a karşı doğrudan etkili bir antiviral ilaç bulunmasa da enfeksiyonun etkilerini hafifletmek ve kedinin bağışıklık sistemini desteklemek amacıyla çeşitli destekleyici tedavi yöntemleri uygulanır. Tedavi süreci, semptomların şiddetine ve kedinin genel sağlık durumuna göre şekillendirilir.
1. Destekleyici Tedavi
- Sıvı desteği (serum): Dehidrasyonun önlenmesi için özellikle iştahsız ve halsiz kedilere sıvı desteği verilir.
- Beslenme takviyesi: Ağız yaraları nedeniyle yemek yemekte zorlanan kedilere yumuşak, aromalı ve kolay yutulabilir mamalar önerilir. Gerekirse şırınga ile besleme yapılabilir.
- Bağışıklık güçlendiriciler: Veteriner hekim önerisiyle kullanılan bazı takviyeler, vücudun enfeksiyonla savaşmasına yardımcı olabilir.
2. Ağrı ve Ateş Kontrolü
Ağız ülserleri ağrılı olabilir. Veteriner hekimin uygun gördüğü ağrı kesiciler ve ateş düşürücülerle kedinin rahatlaması sağlanır.
3. Antibiyotik Kullanımı
Calicivirus bir virüs olduğu için antibiyotikler doğrudan etkili değildir. Ancak ikincil bakteriyel enfeksiyonlar geliştiğinde (bronşit ve zatürre gibi) antibiyotik tedavisi gerekebilir.
4. Göz ve Burun Temizliği
Göz ve burun akıntıları sık sık temizlenmeli; gerektiğinde veteriner hekim tarafından önerilen göz damlaları veya burun açıcı ilaçlar kullanılmalıdır.
5. İzole Ortam ve Dinlenme
Enfekte kedinin diğer sağlıklı kedilerden izole edilmesi, bulaş riskini azaltır. Sessiz, sıcak ve hijyenik bir ortamda dinlenmesi sağlanmalıdır.
6. Ağır Vakalar için İleri Tedavi
Solunum güçlüğü, ciddi ülserler veya sistemik enfeksiyon belirtileri gösteren kediler klinik ortamda yoğun bakım gerektirebilir. Oksijen desteği, yoğun sıvı tedavisi ve ileri görüntüleme tetkikleri uygulanabilir.

Tedavi Süreci Ne Kadar Sürer?
Calicivirus enfeksiyonunun hafif vakalarda iyileşme süresi genellikle 7–14 gün arasındadır. Ancak bağışıklık sistemi zayıf olan kedilerde bu süre uzayabilir. Bazı kediler virüsü atlattıktan sonra bile taşıyıcı olabilir ve zaman zaman tekrar semptomlar gösterebilir.
Kedilerde Calicivirus İnsana Geçer mi?
Hayır, Feline Calicivirus (FCV) insanlara bulaşmaz. Bu virüs yalnızca kedilere özgü bir patojendir ve insanlar için zoonotik (hayvandan insana bulaşan) bir tehdit oluşturmaz. Yani bir kedinin Calicivirus ile enfekte olması durumunda, onunla aynı ortamda bulunmak ya da temas kurmak insan sağlığı açısından riskli değildir.
Ancak dikkat edilmesi gereken bazı noktalar şunlardır:
- Dolaylı taşıyıcılık mümkündür: Virüs, kontamine olmuş eller, giysiler veya eşyalar aracılığıyla başka bir kediye taşınabilir. Bu nedenle birden fazla kedinin bulunduğu ortamlarda, özellikle hasta bir kediyle temas sonrasında ellerin yıkanması ve hijyen kurallarına uyulması önemlidir.
- İmmün sistemi baskılanmış bireyler için genel hijyen önemlidir: Her ne kadar FCV insanlara geçmese de bağışıklık sistemi zayıf bireylerin hayvanlarla temasta genel temizlik kurallarına dikkat etmesi önerilir.